Çin-Cezayir İlişkileri
Hatice EKE
Bigesam - 25 Ağustos 2014
Çin Afrika’daki varlığını yumuşak güç unsurlarını kullanarak 
pekiştirmeye devam etmektedir. Kara kıtada alt yapı çalışmaları, inşaat,
 haberleşme ve ulaşım alanlarında yaptığı yatırımlar ve kıtayla gün 
geçtikçe gelişen ticaret bağları Pekin’in elini oldukça güçlü 
kılmaktadır. Aynı şekilde Cezayir’de oldukça önemli bir seviyeye ulaşmış
 olan Çin yatırımları ve ikili ticaretin hacmi iki ülke arasındaki 
ilişkilerin geldiği noktayı görmek açısından dikkat çekmektedir. Öyle 
ki, Çin 2013 yılında Cezayir’in en çok ticaret yaptığı Fransa’yı da 
geride bırakarak tedarikçiler arasında ilk sıraya yerleşmiştir. Ayrıca 
yapılan yatırımların büyük çoğunluğunun Cezayir kamu ihaleleri üzerinden
 olduğunun da altı çizilmelidir. Cezayir, başta eski Sömürgecisi Fransa 
olmak üzere Avrupa ülkeleri ve ABD ile sahip olduğu ilişkilere ilaveten 
bu aktörlerden birçok açıdan farklı olan Çin ile ilişkilerini 
geliştirmek istemektedir. Cezayir’in Çin’i birçok alanda ortak olarak 
seçmesinin arkasındaki temel saikler batıya olan bağımlılığı kırmak, Çin
 dış politikasının milli çıkarlarla çok daha uyumlu bulunan iç işlerine 
müdahale etmeme ve “kazan-kazan” gibi politik ilkeler üzerinde 
şekillenmesi, Çin’in büyüyen iktisadi gücünden faydalanmak şeklinde 
sıralanabilir. Bağımsızlık mücadelesi yıllarına kadar dayanan 
Çin-Cezayir ilişkileri, 1999 seçimlerinin ardından uygulanması meclis 
tarafından kararlaştırılan ekonomik reformlarla birlikte iktisadi alanda
 da ivme kazanmış, iki ülke arasındaki bağlar güçlenmiştir. Bu analiz 
çerçevesinde Cezayir-Çin ilişkilerinin başta enerji ve altyapı 
konularında olmak üzere yatırımlar ile ticaret kalemlerine vurgu yaparak
 ekonomi ve -sınırlı olmakla beraber- güvenlik alanındaki yansımaları 
ele alınacaktır.
READ MORE..... 
